Üzerinde çokça tartışılan Z ve Y kuşağı, değişen dünya koşullarında hayalleri ve gelecek beklentileri ile dikkat çekiyor. Son dönemde yapılan bir araştırma, bu iki kuşağın hayallerinin ne yönde şekillendiğini ve toplumun genel beklentilerinden nasıl ayrıldıklarını ortaya koyuyor. Gençlerin en büyük hayali bir iş sahibi olmak, dolayısıyla istikrar sağlamak olsa da, daha derinlemesine incelendiğinde, bu hayallerin farklı boyutları olduğu görülüyor. Araştırmaya göre, gençlerin istihdam beklentileri, kariyer hedefleri ve yaşam tarzı arzuları arasında ilginç bağlantılar bulunuyor. İşte detaylar...
Y ve Z kuşaklarının en büyük hayalleri arasında kariyer hedefleri, özgürlük ve sosyal adalet gibi kavramlar ön plana çıkıyor. Gençlerin çoğu, sahip oldukları eğitim ve yetenekleri ile kendi işlerini kurmak ama aynı zamanda toplumsal sorunlara duyarlı olmak istiyor. Bu bağlamda, iş dünyası ile sosyal sorumluluk arasında bir denge kurma isteği öne çıkıyor. Y kuşağının kendine özgü yaklaşımları, Z kuşağını etkileyerek, daha dinamik ve topluma duyarlı bireylerin ortaya çıkmasına yol açıyor. Araştırmaya katılan gençlerin %67'si kariyerinde toplumsal etki yaratmayı hedeflediğini belirtirken, %74'ü de kendi işini kurmayı hayal ettiğini ifade ediyor. Bu oranlar, bugünün gençlerinin yalnızca ekonomik kazanç peşinde olmadığını, aynı zamanda dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için çaba sarf ettiklerini gösteriyor.
Z kuşağının beklentileri yalnızca kariyer odaklı değil; aynı zamanda yaşam standartlarına dair bir vizyon da taşıyor. Hedefledikleri yaşam kalitesi, özgürlük, seyahat etme isteği ve kişisel gelişim gibi unsurlar, gençlerin hayal dünyasında önemli bir yere sahip. Ancak, ekonomik belirsizlikler, artan yaşam maliyetleri ve iş bulma zorlukları, bu gençlerin hayallerini gerçekleştirmelerini etkileyen büyük engeller arasında yer alıyor. Araştırmalar, Z kuşağının, Y kuşağına kıyasla daha pessimistik bir bakış açısına sahip olduğunu gösteriyor. Gençler, gelecekteki kariyerlerinde karşılaşacakları zorlukları öngördükleri için daha temkinli davranma eğilimindeler. %54’ü, mevcut ekonomik durumun gelecekteki kariyer hedeflerini olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. Diğer yandan, Y kuşağının ise daha umutlu bir bakış açısına sahip olduğu görülüyor. Onlar için de hayallerin gerçekleşmesi için çabalarken karşılaştıkları güçlükler mevcut, fakat dünya koşullarının daha iyi olacağına dair inançları yüksek.
Sonuç olarak, yapılan araştırmalar, Z ve Y kuşağının hayalleri ile ekonomik gerçeklikler arasındaki bağlantıların giderek güçlendiğini ortaya koyuyor. Gençlerin büyük bir bölümü, kişisel başarılarının yanı sıra toplum üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor. Hayallerinin peşinden koşarken karşılaştıkları zorlukları aşmak için yeni stratejiler geliştirmeye çalışıyorlar. Bu süreçte, toplumsal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, gençlerin hayallerini gerçekleştirmeleri açısından kritik bir önem taşıyor. Eğitim sisteminin, iş dünyasının ve devlet politikalarının, gençlerin potansiyelini artırması ve onlara daha iyi fırsatlar sunması mümkün olduğunca teşvik edilmelidir. Sonuçta, Z ve Y kuşağının hayalleri, sadece kendi bireysel hedeflerinden değil, aynı zamanda daha iyi bir dünya yaratma çabasından da besleniyor. Bu yüzden onların sesine daha fazla kulak vermek, toplumun yararına olacak önemli bir adımdır.